Merabaaa cüceyim ben!

Sevgili Prenses,

Acayip acayip bir takım hayvanların sana selamı var:

Merhaba, ben mor kurbağa, dünyanın en ucubik hayvanlarından biriyim. Vaktimin çoğunu yer altında geçiririm, sadece Muson mevsiminde çiftleşmek için yeryüzüne çıkarım. İnsanlar kahve ve zencefil yetiştirmek için yaşadığım ormanları yok ediyorlar, ben de yakında yok olacağım. Ama zaten çok çirkin olduğum için öliyim daha iyi 🙁

Merhaba ben ay balığı (Mola mola). Bilinen en ağır kemikli balığım (yaklaşık 1 ton gelirim). Çoğunlukla denizanası ile beslenirim. Evrimim sırasında kuyruk yüzgecimi kaybettim (o yüzden popom yuvarlak). Derimin üzerinde 40’tan fazla parazit yaşayabilir, adeta bir otel gibiyimdir. Deniz aslanları beni spor olsun diye avlar 🙁

Bu da hakkımda çok keyifli bir konuşma (üstelik de Türkçe altyazılı)

Merhaba, ben Livingston’un uçan tilkisiyim (Pteropus livingstonii). Asabımı bozmayın, gece odanızın kapısından sallanır, ürkütürüm. Bilinen en büyük yarasa türlerinden biriyim. Hint Okyanusu’ndaki Anjouan ve Mohéli adalarında yaşıyorum. Sayenizde (yaşadığım ormanları yidiniz bitirdiniz) bizim sülalede 1000 kişi kaldık…

.

Bu arada, kendilerini yemeye çalışan avcılardan, üzerlerine çiş püskürtmek suretiyle korunuyorlarmış! Çoğu yarasa gibi ekolokasyon kullanmaya ihtiyaçları yok. Çakmak çakmak gözlerden de anlayacağınız üzere, gayet iyi görüyorlar.

Merhaba, ben yabanarısı yarasası. Bilinen en minik memeli türüyüm. Ağırlığım 2 gramdan az. Vücudum bir yabanarısından biraz büyük. Tayland taraflarındaki nüfusumuz 2000’den ibaret. Bir aralar bizi yakalayıp turistlere satıyorlardı. Şimdilerde yaşadığımız mağaraların etrafındaki ormanlar yanıyor. Geçerken bi meraba diyelim dedik.

Merhaba, ben Stauromedusae (stalked jellyfish), Türkçe’de ismim nedir bilen var mı? 🙂 Bir tür denizanasıyım. Ama diğer denizanalarının tersine, tentaküllerim yukarı bakar halde takılırım, üstelik de onlar gibi yüzmem, biryerlere tutunurum. Görece soğuk sularda ve kıyılara yakın yaşarım.

Merhaba ben Amerikan karafatması (Periplaneta americana). Dünyanın en iğrenç hayvanlarından biriyim. Evlerin dışında yaşarım, ama bulabildiğim her delikten evinize girer size “cee-eee” yaparım. Bildiğiniz minik karafatmalara benzemem, iki parmak büyüklüğündeyim. Arada bir uçarak insanların üzerine gidip onlara kalp krizi geçirtmek hobimdir.

Merhaba, ben Revolver Karidesi. Sinirimi bozmayın, çeker kafanıza sıkarım. Bütün Mortal Kombat karakterlerini dövdüm. Her atışta 12’den vurdum. BEHEEEEEYYTTTT! Denizlerin en gürültücü yaratıklarından biriyim.

Merhaba, ben sifonofor, sölenterler adı verilan hayvan grubuna dahil bir şahaneligim. Dünyanın “en uzun” hayvanları arasındayım (40 metreye kadar olabiliyormuş uzunlukları). Son derece kırılgan, rahatsız edildiğinde mavi ya da yeşil ışık saçan hayal alemi yaratıklarıyız biz

Düygü – the Biyolokum

ps: Bir süredir aklıma estikçe Friend Feed üzerinden bana ilginç gelen hayvanlarla ilgili fotoğraf ve kısa bilgiler paylaşıyordum. Yukardakiler şimdiye kadar paylaştıklarımdan derlendi. 2010′un Uluslararası Biyoçeşitlilik Yılı ilan edilmesi sebebiyle, bunu biraz daha sık ve düzenli yapmaya karar verdim. Eğer çeşit çeşit hayvanatla ilgili paylaştıklarımı takip etmek isterseniz ve Friend Feed hesabınız yoksa şu bağlantıdan edebilirsiniz: FUYASA

Yorum Bırakın