Ferman G8’inse bacalar bizimdir.
Dediler ki dünyanın zirvesi toplanmış. Bu G sekizlisi çıkmışlar dünyanın zirvesine kararlar vereceklermiş. Küresel ısınma hızını almış giderken, Petermann Buzulu hızla erirken, türler yokolurken, sokaklarda şiddet kol gezerken, bu insanlar nasıl yaparız da aynı hızla tüketmeye devam ederiz diye kafa kafaya verceklermiş. Bizde dedik ki, madem öyle çıkalım zirveye, söyleyelim sözümüzü kendi bildiğimiz yöntemle… Zirve demişken... Devam...
Sehrin kalbinde ekolojik bir yasam
Haziran ayinda masterimi almamla birlikte hayatimin Vancouver sayfasi kapanirken, yillarca mitinglerde gosterilerde protesto ettigim Amerika’nin kapilari karmasik duygularla aralandi. Gecen hafta sali gunu de Amerikanin Missouri eyaletinde St.Louis sehrine tasindim, bundan sonra prensese buradan mektup yazicam. Gecen ay tasinma, Vancouverda son gunler, yaz mahmurluklari derken pek mektup yazamadim, Agustosta arayi kapatmaya calisacagiz yaz sicaklari izin verirse. St.Louis’den... Devam...
Ortak Mulklerin Trajedyasi
Bir grup koylu coban bir tarlayi koyunlarini otlamak icin ortak alan olarak belirliyorlar. Simdi, tarlaya goz kulak olmak ve orayi bol yesillikli saglikli tutmak haliyle butun cobanlarin avantajina, sonucta hepsi koyunlarini orda otlatiyor. Bu da her bir cobanin koyunlarini tarlada asiri otlatmamasindan geciyor. Kimse ac gozluluk etmezse, herkes tarladan faydalanicak ne guzel. Tek problem, koyunlarini satmaya pazara ‘herkes’ goturmuyor, sadece sen goturuyorsun. Senin... Devam...
Çernobil: Orda bir köy var uzakta
Orda bir köy var uzakta. Gitmesek de görmesek de, o köy bizim köyümüzdür. Adı Pripyat. 26 Nisan 1986’dan beri pek kimselerin gidip görmediği, Çernobil’de nükleer reaktör sızıntısından anında etkilenen, çoğu insanın öldüğü, binlercesinin yaralandığı, radyasyonla kontamine olmuş bir köy Pripyat. Ve Pripyat’ın kaderi Çernobil nükleer enerji santralı. Boşluk. Kıpırtısızlık. Sessizlik. Ve tabii radyasyon hakim Çernobil’de... Devam...
Dunya, Ben ve Sen
Güneşli, pırıl pırıl bir Şubat günü… Her yerde insanlar, aylardır özlemini çektikleri güneş ışığının tadını çıkarma derdindeler… Yollarda el ele sevgililer, yol kenarlarında piknik yapan aileler, bulabildikleri her yerde oynayan çocuklar, deniz kıyısında bira keyfi yapan abiler… Yüzlerde genel olarak bir neşe, bir yaşamın tadını çıkarma ifadesi hakim. Ben ise Tophane – Beşiktaş düzleminde yürüme halinde; kendimi etrafa... Devam...
Bogazici Koprusunde Greenpeace Eylemi
Boğaziçi Köprüsü’nde Greenpeace eylemi from Greenpeace Akdeniz on Vimeo. Eylemciler Obama’ya Boğaz Köprüsünden “Ortadoğu’da barış için önce iklimi kurtarmak şart” mesajı verdi http://www.greenpeace.org/turkey/news/obama Read More
Şehirde ekolojik yaşam
Mesgulüm, şehirdeyim, ekolojistim diye sayıklanıyorum ama büyük şehirde ekolojik yaşam mümkün değil demeyin…. Ben hala bugünkü şehir yaşami mantığının tamamiyle sürdürülebilir olduğunu düşünmüyorum; zira bu sistem içinde yediğimizi içtiğimizi istediğimiz biçimde üretmek mümkün değil ama isteyince şehir şartlarında da ekolojik dengeler kurulabiliyor. Aşağıya İmece Evi‘nin e-posta listesine düşen, şehirde ekolojik yaşamın... Devam...
Karbon Ayak Iziniz
Daha once bir yazida bahsetmistim, kendi hayat bicimimizi, tuketim aliskanliklarimizi degistirmedigimiz surece devletlerden politikacilardan sirketlerden ve hatta sivil toplum kuruluslarindan kuresel isinmaya mucezevi cozumlerle gelmelerini beklemek biraz utopik kaciyor. Bizim yedigimiz ya da kullandigimiz seyler icin, ya da onlarin uretilmesi icin, ya da tasinmasi icin, ya da bizim ise, konferansa, tatile hizla ulastirilabilmemiz icin harcanan enerjiler kuresel isinmaya sebep... Devam...
Gutenberg’in yarattigi rahatsizlik
Lise tarih derslerimden aklimda kalan, matbaa kullaniminin avrupada yayginlasmasi Fransiz ihtilalini tetikleyen etmenlerden biri olarak sayiliyordu. Dogru aslinda, belirli ozgurlestirici esitlikci fikirlerin buyuk kitlelere yayilmasi ancak matbaa ile mumkun olabilirdi. Bugune kadar hic fark etmemistim ama Gutenberg avrupaya matbayi getirerek bir cok insani da rahatsiz etmis olsa gerek. Ne de olsa degisim bir cok insanin isene gelmiyor, ozellikle de suyun basini hasbel kadar tutmus... Devam...
Fidan Dikmek icin "Yesil Seks"
Son zamanlarda duydugum en yaratici eylem sekillerinden biri, Norvecli cevre aktivistleri kendi cektikleri porno videolarla actiklari websitesi uzerinden kazandiklari parayla cevre mucadesi yurutuyorlar. Cevrecilikle ciplakligin ve dogalligin yan yana gittigini cok kere duyduk, hatta artik yavas yavas kaniksamaya bile basladik. Ama bu futbol sahasina cikip ciplak kosturmaktan cok daha ote bir hareket, cok yaratici oldugu kesin. Ayni zamanda siber-aktivizmin nerelere kadar ne sekillerde... Devam...
kavramsal yapilara pankart acmak!
Efendim entel jargonlarda conceptual framework adı verilen, türkçesi sanırım kavramlar yapısı/iskeleti gibi bir şey oluyor, bir muhabbet var. Basitçe açıklamak gerekirse her hangi bir kavramla(konseple), misal anne, ev, devlet, iyi vs. ilgili oluşturduğunuz bütün bağlantıları /çağrışımları/ anlamladırmaları alın, sonra onu sahip olduğunuz bütün diğer kavramların bağlantıları/ çağrışımları/ anlamlandırmaları ile birleştirp dev gibi bir... Devam...
hayata tanikligini paylas
yigidi oldur hakkini yeme derler, greenpeace su an her ne kadar eskisi kadar etkili bir stk olmasa da, bir donem(1970lerden 90lara kadar) cevre hareketinde cok ciddi bir rol oynadi, bir cok basarilara imza atti. Basarisinin arkasindaki en buyuk nedenlerden biri suphesiz ki medyayi etkin bir sekilde kullanmasi oldu. Eylem dedigin sey semboliktir, onemli olan bir mesaji kamuoyuna iletebilecegin bir kare almak. Fotografi aldiktan sonra, orada bir saniye pankart acmissin, 5 saat durmussun... Devam...
Çevre hareketi nereye?
Sivil toplumu, çevre örgütleri ekseninde küreselleşmenin öğütücü mekanizmasının bir parçası olarak görmek olası. Ama dönüştürülebilir bir mücadele alanı olarak tanımlayarak, aktığı kanalı şekillendirmeye çalışmak da gayet mümkün Son yıllarda çevre sorunları, “yerlere tükürme!- ağaç dik!” eksenindeki hobi mahiyetindeki konumundan, ülke gündeminde daha fazla yer tutan, meşruiyetini ve toplumdaki yerini güçlendiren bir konuma... Devam...